33: kader BÖLÜMLERÝ

bölüm: 1

Ø kader konusunda münakaþa edilir mi?

2133- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Kader konusunda birbirimizle münakaþa etmekte iken Rasûlullah (s.a.v.) üzerimize çýkageldi o kadar kýzdý ki yüzü kýzardý yanaklarýndan sanki kan fýþkýracaktý, sonra þöyle buyurdu: “Size bu konuda münakaþa mý emredildi yoksa ben bu konular için mi? gönderildim. Sizden önceki toplumlar bu konuda münakaþa ettikleri için helak olup gittiler. Bu konuda münakaþa etmemenizi istiyorum bu konuda münakaþa etmemenizi istiyorum.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Ömer, Âiþe, Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis garib olup sadece Salih el Mürrî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Salih el Mürrî’nin tek baþýna rivâyet ettiði pek çok hadis vardýr ki onlara asla uyulmaz.

bölüm: 2

Ø adem ile musa’nýn münakaþalarý

2134- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), buyurdular ki: “Adem ve Musa karþýlýklý münakaþa ettiler. Musa dedi ki: Ey Adem, Allah; seni eliyle yaratýp, sana ruhundan üfürüp, can verdi. (Sen de Cennet’te yasak meyveden yemek sûretiyle) insanlarýn Cennet’ten çýkarýlmalarýna sebep oldun. Adem de dedi ki: Sen de Allah’ýn konuþmak için seçtiði Musa’sýn, gökleri ve yeri yaratmadan önce Allah’ýn benim hakkýmda yazdýðý bir iþi iþledim diye beni niçin kýnýyorsun? Rasûlullah (s.a.v.), böylece Adem, Musa’ya saðlam delilli konuþmasýyla galip geldi” buyurdu. (Müslim, Kader: 2; Ýbn Mâce: Mukaddime: 10)

ž Tirmizî: Bu konuda Ömer ve Cündüp’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis bu þekliyle Süleyman et Teymî’nin, A’meþ’den rivâyeti olarak bu þekliyle hasen sahih garibtir.

A’meþ’in bazý arkadaþlarý A’meþ’den, Ebû Salih’den ve Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzerini aktarmýþlardýr. Bir kýsým kimselerde A’meþ’den, Ebû Salih’den, Ebû Saîd’den diyerek rivâyet ettiler. Ayný hadis deðiþik bir þekilde Ebû Hüreyre’den yine rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 3

Ø mutluluk ve mutsuzluk için çalýþýp çabalayanlar

2135- Abdullah b. Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Ömer: Ey Allah’ýn Rasûlü! Dedi; Yapmakta olduðumuz iþlerin yeni meydana gelmiþ bir iþ mi? Yoksa önceden takdir edilip bizim de onu þimdi yaþadýðýmýz kanaatinde misiniz?” Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ey Hattâb oðlu Ömer önceden takdir edilip tamamlanan bir iþ için çalýþýp çabalýyoruz. Herkes kendisine takdir edilen iþi kolaylýkla baþaracaktýr. Ne varki; mutluluk ehlinden olan þüphesiz mutluluk için çalýþýp çabalayacaktýr, Bedbaht yani mutsuz olanlar ise mutsuzluk için çalýþýp çabalayacaktýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Ali, Huzeyfe b. Üseyd, Enes, Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasen sahihtir.

2136- Ali (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) ile beraber olduðumuz bir sýrada elindeki deðnekle yeri eþelerken birden bire baþýný göðe kaldýrdý ve þöyle buyurdu: “Hiçbir kimse yoktur ki Cennet’teki yeri ve Cehennem’deki yeri bilinmemiþ olsun Vekî’: Takdir edilmemiþ olsun diyor.” Ashab: “Ey Allah’ýn Rasûlü! O halde iþi oluruna býrakýp Allah’a tevekkül mü? Edelim” deyince: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Hayýr çalýþýp çabalayýn herkes yaratýldýðý þeyi kolaylýkla baþaracaktýr.” (Buhârî, Cenaiz: 27; Müslim, Kader: 17)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 4

Ø tüm iþler sonuçlarýna göre deðerlendirilir

2137- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Dosdoðru ve doðruluðu tasdik olunan Rasûlullah (s.a.v.), bize þöyle anlattý. Sizden birinizin ana karnýnda yaratýlma ve meydana gelme iþi kýrk günde tamamlanýyor. Sonra bu kadar zamanda alaka = pýhtýlaþmýþ kan haline geliyor sonra bir o kadar zamanda Mudða = bir parça et haline geliyor ve sonra Allah o parçaya bir melek gönderiyor ve melek ona ruh üflüyor ve O meleðe dört þeyi yazmasý emredilir. Rýzkýný, ecelini, amelini, mutlu mu mutsuz mu? Olacaðýný yazar. Kendisinden baþka ilah olmayan Allah’a yemin ederim ki; sizden biriniz Cennetlik kimsenin yaptýðýný yapacak, kendisiyle Cennet arasýnda bir arþýnlýk mesafe kalýnca mutsuzluk yazgýsý galip gelerek Cehennemlik kiþilerin yapacaklarý iþlerle defteri son bulacak ve dolayýsýyla Cehenneme girecektir.

Ve yine sizden biriniz Cehennemliklerin iþledikleri iþleri iþleyecek ve tam o anda kendisiyle Cehennem arasýna sadece bir arþýnlýk mesafe kalacak tam o anda mutluluk yazgýsý galip gelip Cennetliklerin yaptýðý iþleri iþleyip amel defteri kapatýlacak ve Cennete girecektir. (Müslim, Kader: 1; Ýbn Mâce, Mukaddime: 10)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

Muhammed b. Beþþâr, Yahya b. Saîd’den, A’meþ’den, Zeyd b. Vehb’den ve Abdullah b. Mes’ûd’tan bize aktarmýþtýr. Abdullah b. Mes’ûd: Rasûlullah (s.a.v.), bize þöyle anlattý diyerek hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Ahmed b. Hasan’dan iþittim. Ahmed b. Hanbel’den þöyle iþittiðini söyledi: “Yahya b. Saîd el Kattan gibisini þu gözlerim hiç görmedi.”

Bu hadis hasen sahih olup, Þu’be ve Sevrî, Â’meþ’den bir benzerini rivâyet etmiþlerdir. Muhammed b. Âla, Vekî’ vasýtasýyla Â’meþ’den ve Zeyd’den bu hadisin bir benzerini aktarmýþlardýr.

bölüm: 5

Ø her doðan fýtrat dini olan müslümanlýk üzere doðar

2138- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Her doðan Ýslam milleti üzere doðar Anne ve babasý onu Yahudî, Hýristiyan ve Müþrik yaparlar. Denildi ki: Ya Yahudî Hýristiyan ve müþrik olmadan önce ölenler? Rasûlullah (s.a.v.), onlar yaþamýþ olsalardý onlarýn ne yapacaklarýný Allah en iyi bilendir.” (Müslim, Kader: 6)

ž Ebû Küreyb ve Hüseyin b. Hureys dediler ki: Vekî’, Â’meþ’den, Ebû Salih’den, Ebû Hüreyre’den bu hadisin mana olarak bir benzerini rivâyet etmiþtir. Ve þöyle demiþlerdir: “Fýtrat dini üzere doðar” þeklinde.

Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Þu’be ve baþkalarý Â’meþ’den, Ebû Salih’den ve Ebû Hüreyre’den rivâyet etmiþlerdir. Bu konuda Esved b. Sürey’ýn den de hadis rivâyet edilmiþtir.

bölüm: 6

Ø kaderi ancak dua çevirebilir

2139- Süleyman (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kazayý ancak dua önler, ömrü ise ancak iyilik artýrýr.” (Ýbn Mâce, Mukaddime: 10)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Esîd’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis Selman hadisi olarak hasen garibtir. Bu hadisi sadece Yahya b. Zarîs’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebû Mevdud iki kiþidir. Birisine Fýdda denilir ki bu hadisi rivâyet etmiþtir. Basralýdýr. Diðeri ise Abdulaziz b. Ebû Süleyman’dýr ve Medînelidir. Her ikisi de ayný dönemde yaþamýþlardýr.

bölüm: 7

Ø kalpler rahman’ýn iki parmaðý arasýndadýr

2140- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.), sýk sýk “Ey kalpleri halden hale deðiþtiren Allah’ým kalbimi dinin üzere sabit kýl demeyi çokça yapardý. Ey Allah’ýn Rasûlü dedim sana ve getirdiðin þeriata inandýk bu durumda hala bizim hakkýmýzda korkuyor musun? Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Evet çünkü kalpler Allah’ýn iki parmaðý arasýndadýr, onlarý dilediði þekilde evirip çevirir.” (Müslim, Kader: 3)

ž Tirmizî: Bu konuda Nevvâs b. Sem’an, Ümmü Seleme, Abdullah b. Amr ve Âiþe’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasendir. Ayný þekilde pek çok kiþi bu hadisi böylece Â’meþ’den, Ebû Sûfyân’dan ve Enes’den rivâyet etmiþlerdir. Bazýlarý da Â’meþ’den, Ebû Sûfyân’dan, Câbir’den rivâyet etmiþlerdir. Ebû Sûfyân’ýn Enes’den rivâyeti daha sahihtir.

bölüm: 8

Ø Cennetlikler ve Cehennemlikler bir kitapta yazýlýr

2141- Abdullah b. Amr b. As’tan rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) bir gün elinde iki kitap olduðu halde çýkageldi ve þöyle buyurdu: Bu iki kitabýn ne olduðunu biliyor musunuz? Biz de hayýr Ey Allah’ýn Rasûlü! Sen bize bildirirsen biliriz dedik. Bunun üzerine sað elindeki kitap için; bu kitap alemlerin rabbinden bir kitap olup Cennetlik kimselerin isimleri babalarýnýn isimleri ve kabilelerin isimleri bu kitaptadýr. Cennetliklerin sonuncusuna varýncaya kadar yazýlmýþ ve toplanmýþtýr. Bunlarýn sayýsý artýrýlýp eksiltilmeyecektir. Sonra sol elindeki kitap için, bu kitap ta alemlerin Rabbin’den bir kitap olup Cehennemlik kimselerin, babalarýnýn ve kabilelerinin isimlerini içermekte olup Cehennemliklerin sonuncusuna varýncaya kadar yazýlmýþ ve toplanmýþtýr. Bunlarýn sayýsý da artýrýlýp eksiltilmeyecektir, buyurdu. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabý Ey Allah’ýn Rasûlü! Dediler. Durum önceden tamamlanmýþ ve bitirilmiþ ise çalýþýp çabalamamýz ne iþe yarar? Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Dosdoðru olun! Hayýrlý amellerinizi artýrýn. Çünkü Cennetlik kiþinin ameli hangi iþi iþlerse iþlesin Cennetlik kiþilerin ameliyle son bulacaktýr. Cehenneme girecek kimse de hangi ameli iþlemiþ olursa olsun onun ameli de Cehennemlik kiþilerin amelleriyle son bulacaktýr. Sonra Rasûlullah (s.a.v.), O iki kitabý elinden býraktý ve þöyle buyurdu: “Rabbiniz kullarýn yapacaklarý her þeyi bildiðinden dolayý ona göre kaderlerini yazýp bitirmiþtir. Bir kýsmý Cennetlik bir kýsmý da Cehennemlik olacaktýr.” (Ýbn Mâce, Mukaddime: 10)

ž Kuteybe, Bekir b. Mudar vasýtasýyla Ebû Kâbîl’den bu hadisin bir benzerini bize rivâyet etmiþtir. Bu konuda Ýbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasen garibtir.

Ebû Kâbîl’in ismi: Hubey b. Hânî’dir.

2142- Enes (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah bir kulu hakkýnda hayýr isterse o kulunu kullanýr. Bunun üzerine Ey Allah’ýn Rasûlü! Denildi, O kulu nasýl kullanýr? Rasûlullah (s.a.v.): “Ölümünden önce onu Salih amel iþlemeye muvaffak kýlar” buyurdular. (Ýbn Mâce, Mukaddime: 10)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.

bölüm: 9

Ø bulaþýcýlýk ve uðursuzluk inancýna yer yok

2143- Ýbn Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) aramýzda otururken kalkýp bir hutbe verdi ve þöyle dedi: “Bulaþýcýlýk yoktur.” Bir bedevi dedi ki: Uyuz bir deveyi aðýla alýyoruz sonunda tüm develer uyuz oluyor. Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: Peki ilk deveyi uyuz yapan kimdir? Bulaþýcýlýk ve uðursuzluk diye bir þey yoktur. Allah her canlýyý yaratmýþ onun hayatýný rýzkýný ve baþýna geleceklerini de takdir etmiþtir. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Ýbn Abbâs ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmizî: Basralý Muhammed b. Amr b. Safvân es Sekafî’den iþittim Ali b. Medînî’nin þöyle söylediðini iþittiðini bize aktardý: “Bana rükün ile makam arasýnda yemin ettirilse Abdurrahman b. Mehdî’den daha âlim bir kimse görmediðine yemin ederim.”

bölüm: 10

Ø hayýr ve þer olarak herþeyi yaratan allah’týr

2144- Câbir b. Abdullah (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Bir kul hayýr ve þerrin Allah’tan olduðuna iman etmedikçe; hatta baþýna gelen bir þeyin kendisinden þaþýrýp baþka bir tarafa gitmeyeceðine kendisini atlayan bir þeyin de kendisine dönüp gelmesine imkan olmadýðýna kesinlikle bilmedikçe gerçek imana eriþmiþ olamaz.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu konuda Ubade, Câbir, Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis garib olup sadece Abdullah b. Meymun’un rivâyetiyle bilmekteyiz. Abdullah b. Meymûn ise münker hadisler aktaran birisidir.

2145- Ali (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kiþi þu dört þeye iman etmedikçe mümin olamaz;

1- Allah’tan baþka hiçbir ilah ve otoritenin olmadýðýna,

2- Benim Allah’ýn Rasûlü olduðuma ve beni hak ile gönderdiðine,

3- Ölüme ve ölümden sonraki dirilmeye inanacak,

4- Kadere de mutlaka iman edecektir.” (Ýbn Mâce, mukaddime: 10)

ž Muhammed b. Gaylân, Nadr b. Þümeyl vasýtasýyla Þu’be’den bu hadisin bir benzerini bize aktarmýþ olup hadisin senedinde “Rýb’î, bir adam ve Ali’den” demektedir.

Tirmizî: Ebû Dâvûd’un, Þu’be’den rivâyet ettiði hadis bence Nadr’ýn rivâyetinden daha sahihtir.

Ayný þekilde pek çok kimse Mansur’dan, Rýb’î’den ve Ali’den bu hadisi rivâyet etmiþlerdir.

Carûdî, Vekî’den iþittiðini bize aktarýp þöyle diyor: Rýb’î’nin, Ýslam’da hiç yalan söylemediði bana ulaþan bilgiler arasýndadýr.

bölüm: 11

Ø her can ölümü nerede yazýldýysa mutlaka orada ölecektir

2146- Matar b. Ukâmis (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah bir kulunun bir yerde ölmesine hükmettiði vakit o kulunun iþini oraya yöneltir.” (Müsned: 20980)

ž Tirmizî: Bu konuda Ebû Azze’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Bu hadis hasen garibtir. Matar b. Ukâmis’in Rasûlullah (s.a.v.)’den bundan baþka hadis rivâyet ettiðini bilmiyoruz.

Mahmûd b. Gaylân, Müemmel vasýtasýyla Ebû Dâvûd el Hufrî’den ve Sûfyân’dan bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

2147- Ebû Azze (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Allah bir kulun bir yerde ölmesine hükmetti ise o kimse için oraya veya orada kendisine bir iþ çýkarýr.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

Ebû Azze sahabî olup ismi Yesâr b. Abd’tir. Ebû’l Melih’in ismi ise Âmir b. Üsâme b. Umeyr el Hûzelî’dir, kendisine Zeyd b. Üsâme de denilir.

bölüm: 12

Ø herþey allah’ýn kaderi olup günü gelince ortaya çýkar

2148- Ebû Huzâme (r.a.)’ýn babasýndan rivâyete göre: Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)’e geldi ve þöyle dedi: “Ey Allah’ýn Rasûlü okumak ve ilaç kullanmak þeklindeki tedavi yollarýmýz ve yaptýðýmýz perhizlerin Allah’ýn kaderinden bir þeyi önleyeceði görüþünde misiniz? Rasûlullah (s.a.v.) onlarda Allah’ýn kaderindendir” buyurdu. (Müslim, Kader: 4)

ž Tirmizî: Bu hadisi sadece Zührî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Pek çok kimse ayný hadisi Sûfyân vasýtasýyla Zührî’den, Ebû Huzâme’den ve babasýndan rivâyet etmiþlerdir ki bu rivâyet daha saðlamdýr. Yine deðiþik kimseler Zührî’den, Ebû Huzâme’den ve babasýndan ayný hadisi bize rivâyet etmiþlerdir.

bölüm: 13

Ø kaderiye ve mürcie mezhepleri nedir?

2149- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ümmetimden iki grup vardýr ki onlarýn Ýslam’dan hiçbir paylarý yoktur; Mürcie ve Kaderiyye.” (Ýbn Mâce, Mukaddime: 10)

ž Tirmizî: Bu konuda Ömer, Ýbn Ömer, Rafî’ b. Hadîç’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Bu hadis garib hasen sahihtir.

Muhammed b. Rafî’, Muhammed b. Biþr vasýtasýyla Selam b. ebî Amre’den, Ýkrime ve Ýbn Abbâs’tan bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiþtir.

bölüm: 14

Ø ölüm her an gelebilir

2150- Abdullah b. Þýhhîr (r.a.)’in babasýndan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Adem oðlunun her birinin çevresini doksan dokuz ölüm tehlikesi kuþatmýþ durumdadýr. Bu tehlikeleri atlatmýþ olsa bile ihtiyarlýk tehlikesiyle karþý karþýya kalýr ve neticede ölür gider.” (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

Ebûl Avvam, Imrân’ýn künyesi olup Ýbn Dâvûd el Kattan da denilir.

bölüm: 15

Ø Allah’ýn kazasýna rýza göstermek adem oðlunun mutluluðundandýr

2151- Sa’d b. ebî Vakkâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Ademoðlunun, Allah’tan kendisine takdir olunana razý olmasý onu mutlu eder. Kazaya razý olmayý terk etmesi ise onun bedbahtlýðýndandýr. Yine Allah’tan hayýr dilemeyi terk etmesi de bedbahtlýðýndan olup, Allah’ýn takdir ettiklerine kýzgýn olmasý da yine bedbahtlýðýndandýr. (Müsned: 1368)

ž Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece Muhammed b. Humeyd’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Bu kimseye Hammad b. ebî Humeyd’de denmektedir. Ebû Ýbrahim el Medenî’de denilmektedir. Hadisçiler yanýnda pek saðlam kiþi sayýlmaz.

bölüm: 16

Ø kader konusunda bozuk görüþ sahipleri yüzünden neler olabilir

2152- Nafi’ (r.a.)’den rivâyete göre: “Ýbn Ömer’e bir adam gelerek falan kimsenin sana selamý var dedi. Bunun üzerine; Abdullah b. Ömer þöyle dedi: Bana gelen bilgilere göre o kimse dine bidat sokarak kaderi inkar etmiþ biridir. Eðer gerçekten bidat sokmuþ biri ise benden ona selam söyleme; çünkü ben Rasûlullah (s.a.v.)’den bu ümmette veya ümmetimde kaderi inkar edenler yüzünden topluca yere batma olaylarý þekil deðiþimi þeklindeki belalar ve taþlar altýnda kalmak gibi felaketler ve yýkýntýlar altýnda kalmak þeklinde toplu ölümler olacaktýr.” (Müslim, Kader: 7; Ýbn Mâce, Fiten: 29)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir. Ebû Sahr’ýn ismi Humeyd b. Ziyâd’týr.

2153- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Ümmetim arasýnda kaderi yalanlayanlar yüzünden topluca yerin dibine girme olaylarý ve þekil deðiþimi þeklindeki belalar meydana gelecektir.” (Müslim, Kader: 7; Ýbn Mâce, Fiten: 29)

bölüm: 17

Ø ana kitap nedir?

2154- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle demiþtir: “Altý kiþi vardýr ki, ben, Allah ve her peygamber onlarý lanetlemiþ yani Allah’ýn rahmetinden uzak kalmalarýný istemiþtir. 1- Allah’ýn kitabýna ilave yapan, 2- Kaderi yalanlayan, 3- Allah’ýn alçak saydýklarýný yüksek göstermeye çalýþan ve yüksek saydýklarýný alçaltmaya çaba gösterenzorbalar, 4- Allah’ýn haram kýldýklarýný helal sayanlar, 5- Ehli beytimden olup yine haramlarý helal sayanlar, 6- Sünnetimden yüz çevirip sünnetimi terk edenler.” (Tirmizî rivâyet edilmiþtir.)

ž Tirmizî: Ayný þekilde Abdurrahman b. eb’îl Mevalî’den de hadis rivâyet edilmiþtir. Yine bu hadis Ubeydullah b. Abdurrahman b. Mevheb’den, Amre’den ve Âiþe’den de rivâyet edilmiþtir. Sûfyân es Sevrî, Hafs b. Gýyas ve pek çok kimse bu hadisi Ubeydullah b. Abdurrahman b. Mevhib’den, Ali b. Hüseyin’den mürsel olarak rivâyet etmiþlerdir ki bu rivâyet daha sahihtir.

2155- Abdulvahid b. Süleym (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: Mekke’ye geldim, Atâ b. ebî Rebah’la karþýlaþtýðým da kendisine: “Ey Ebû Muhammed” dedim. Basralýlar kader konusunda dengesiz þeyler söylüyorlar ne dersin? Dedi ki: Evladým Kur’ân okuyor musun? Ben de evet dedim, Zuhruf sûresini oku dedi; Bende: “Ha mîm, düþün gerçekleri ortaya koyan bu kitabý, onu düþünüp kavrayabilesiniz diye Arapça olarak indirdik O Kur’ân katýmýzda bulunan ana kitapta mevcut olup þân, büyüklük ve hikmetlerle doludur” diye Zuhruf sûresinin dört ayetini okudum. Bunun üzerine Ana kitap nedir bilir misiniz? Dedi. Allah ve Rasûlü bilir dedim. Dedi ki: O öyle öyle bir kitap veya yazgýdýr ki; Allah gökleri ve yeri yaratmadan önce Allah’ýn yazmýþ olduðu bir kitaptýr ki içersinde Firavunun Cehennemlik olduðu ve Ebû Leheb’in tüm imkanlarýyla yok olup gideceði de orada yazýlýdýr. Atâ diyor ki: Rasûlullah (s.a.v.)’in sahabesi Ubâde b. Sâmit’in oðlu Velid ile karþýlaþtým ve kendisine; ölümü esnasýnda babasýnýn vasiyeti nasýldý? Diye sordum. Dedi ki: Babam beni çaðýrdý ve þöyle dedi: Ey evladým Allah’a karþý devamlý sorumluluk bilinci içerisinde ol iyi bilki Allah’a karþý sorumluluk bilincine ulaþabilmek ancak Allah’a inanmak ve hayýr ve þer her türlü kaderin Allah’tan olduðuna imanla mümkündür. Bu inanç dýþýnda bir inançla ölürsen Cehenneme girersin çünkü ben Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðunu iþittim: Allah önce kalemi yarattý ve yaz buyurdu. Kalem ne yazayým dedi. Allah’ta kaderi ve ebediyete kadar olup bitecek her þeyi yaz buyurdu. (Tirmizî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmizî: Bu hadis bu þekliyle garibtir.

bölüm: 18

Ø kader, gökler ve yeryüzü yaratýlamadan önce yazýlmýþtý

2156- Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle buyurduðunu iþittim: “Allah; her þeyi ve herkesin kaderini gökler ve yeryüzü yaratýlmadan elli bin sene önce yazýp takdir etmiþtir.” (Müslim, Kader: 4)

ž Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir.

bölüm: 19

Ø kader konusunda tartýþma yapmamak

2157- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Kureyþ müþrikleri Rasûlullah (s.a.v.)’in yanýna gelerek kader konusunda tartýþmaya girdiler de þu ayetler nazil oldu: “Yüzükoyun ateþe sürüklenecekleri o gün onlara þöyle denilecek: Cehennem ateþinin yakýþýný tadýn bakalým þüphesiz biz her þeyi belli bir plan ve ölçüye göre yarattýk.” (Kamer Sûresi: 48-49) (Müslim, Kader: 4; Ýbn Mâce, Mukadiime: 10)

ž Tirmizî: Bu hadis sahihtir.

Kubeysa ve Abdurrahman b. Zeyd, geçen hadisin bir benzerini bize aktarmýþlardýr.