VÝTR BÖLÜMLERÝ

Bölüm: 332

Ø Vitr namazýnýn deðer ve kýymeti

452- Hârice b. Huzâfe (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir, Rasûlullah (s.a.v.) yanýmýza çýktý ve þöyle buyurdu: “Allah size beþ vakit dýþýnda bir namaz daha kýlýnmasýný emir buyurdu ki o namaz sizin için kýrmýzý develerden daha hayýrlýdýr. Bu namaz vitr namazýdýr kýlýnma zamaný ise, yatsýdan sonra baþlayýp sabah namazýnýn vakti girinceye kadardýr.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 1; Ýbn Mâce, Ýkame: 114)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Hüreyre, Abdullah b. Amr, Büreyde, Ebû Basra el Gýfârî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Hârice b. Huzâfe hadisi garibtir. Bu hadisi sadece Yezîd b. ebî Habib’in rivâyetiyle bilmekteyiz.

Bazý Muhaddisler bu hadisteki râvîyi þüphe ve tereddüde kapýlarak Abdullah b. Râþid ez-Zürekî demiþlerdir ki, bu doðru deðildir. Ebû Basra el Gýfârî’nin ismi Humeyl b. Basra’dýr. Bazý kimseler Cemil b. Basra demektedirler ki bu doðru deðildir. Ebû Basra el Gýfârî baþka bir kimse olup Ebû Zerr’den rivâyetle bulunan Ebû Zerr’in kardeþinin oðludur.

Bölüm: 333

Ø vitr namazý farz ve vâcib deðildir

453- Ali (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Vitr namazý farz namazlar gibi kýlýnmasý gerekli bir namaz deðildir. Fakat Rasûlullah (s.a.v.) bu namazý kýlmýþ ve þöyle buyurmuþtur: “Allah tektir tek olaný sever, Ey Kur’ân’a inanýp ona baðlananlar siz de tek rek’atlý olan vitiri kýlýn.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 1; Dârimî, Salat: 209)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Ömer, Ýbn Mes’ûd ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilimiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis hasendir.

454- Ali (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Vitr namazý farz namazlar gibi devamlý kýlýnmasý gereken bir namaz deðildir. Fakat Rasûlullah (s.a.v.)’in yaptýðý bir sünnet (nafile) namazdýr.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 1;Ýbn Mâce, Ýkame: 115)

ž Bu hadisi bu þekilde bize Ebû Ýshâk’tan, Sûfyân’dan, Abdurrahman b. Mehdî’den, Muhammed b. Beþþâr aktarmýþtýr. Bu rivâyet Ebû Bekir b. Ayyaþ’ýn rivâyetinden daha sahihtir.

Mansur b. Mu’temir’de, Ebû Ýshâk’tan, Ebû Bekir b. Ayyaþ’ýn rivâyetine benzer bir hadis bize aktarmýþtýr.

Bölüm: 334

Ø vitr kýlmadan önce uyumak hoþ deðildir

455- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) bana uyumadan önce vitiri kýlmamý emretti.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 122; Ebû Dâvûd, Vitr: 7)

ž Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi bu þekliyle hasen garibtir.

Ebû Sevr el Ezdî’nin ismi Habib b. ebî Müleyke’dir. Sahabe ve tabiin dönemi ilim adamlarý vitr kýlýnmadan uyunmamasý gerektiðini söylemiþlerdir.

Rasûlullah (s.a.v.)’den þöyle de rivâyet edilmiþtir. Sizden biriniz gecenin sonunda uyanamayacaðýndan endiþe ederse gecenin ilk saatlerinde yatmadan önce vitiri kýlsýn.” Gecenin son anýnda kalkmayý becerebilen kimse ise gecenin sonunda kýlsýn çünkü gecenin sonunda okunan Kur’ân’ý dinlemek üzere melekler hazýr bulunurlar ki bu daha deðerlidir. Bu hadisi bu þekilde bize Hennâd; Ebû Muaviye, A’meþ, Ebû Sûfyân ve Câbir’den nakletmiþtir.

Bölüm: 335

Ø vitr namazýnýn gecenin her bölümünde kýlýnabileceði

456- Mesrûk (r.a.)’den rivâyet edilmiþtir: Mesrûk, Âiþe (r.anha)’ya Rasûlullah (s.a.v.)’in vitirinden sordu da; Âiþe þu þekilde cevap verdi: “Gecenin her vaktinde vitr kýlmýþtýr, yani gecenin baþýnda, ortasýnda ve sonunda. Ömrünün sonlarýna doðru ise seher vaktinde kýlardý.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 8; Ýbn Mâce: Ýkame: 121)

ž Tirmîzî: Ebû Husayn’ýn ismi “Osman b. Âsým el Esedî’dir.

Tirmîzî: Bu konuda Ali, Câbir, Ebû Mes’ûd el Ensarî ve Ebû Katâde’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Âiþe hadisi hasen sahihtir. Bazý ilim adamlarý vitiri gecenin sonunda kýlmayý tercih etmiþlerdir.

Bölüm: 336

Ø vitr namazý yedi rek’at olarakta kýlýnabilir

457- Ümmü Seleme (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) on üç rek’at kýlarak vitr yapardý, yaþlanýp zayýf düþünce yedi rek’atla vitr yapardý.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 3; Buhârî, Vitr: 2)

ž Tirmîzî: Bu konuda Âiþe (r.anha)’dan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ümmü Seleme hadisi hasendir.

Peygamber (s.a.v.)’den on üç, on bir, dokuz, yedi, beþ, üç, bir rek’at olduðu hakkýnda da rivâyet edilmiþtir.

Ýshâk b. Ýbrahim: “Rasûlullah (s.a.v.) on üç rek’at vitr kýlardý” hadisinin manasý: Vitirle birlikte gece namazý toplam on üç rek’at olurdu demektedir. Bu yüzden gece namazý vitire ilave edilerek söylenmiþ oldu, diyerek, Aiþe (r.anha)’dan da bir hadis rivâyet etmiþtir, ayrýca þu hadisi de delil getirmektedir. “Ey Kur’ân’a mensup kimseler vitr kýlýn.” Burada gece namazý kastedilmiþ olup, gece namazýnýn Kur’ân’ý iyi bilenlerin vazifesi olduðu kastedilmiþtir.

458- (Arapça orjinalinde 458. hadis atlanmýþ olup 457. hadisin içerisinde açýklama bölümünde verilen bu hadis; 458 numaralý hadis olabilir.)

Bölüm: 337

Ø vitr namazý beþ rek’at da kýlýnabilir

459- Âiþe (r.anha)’dan rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’in gece namazý on üç rek’attýr. Bunlardan beþini vitr olarak kýlar ve beþinci rek’atta otururdu. Müezzin sabah ezanýný okuyuncaya kalkar iki rek’at hafif sünnet kýlardý.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 123; Ebu Dâvûd, Vitr: 3)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ebû Eyyûb’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Âiþe hadisi hasen sahihtir. Peygamber (s.a.v.)’in ashabýndan ve sonraki dönem ilim adamlarýndan bir kýsmý Vitirin beþ rek’at olduðu ve beþinci rek’atta oturulacaðý görüþündedirler.

Tirmîzî: Ebû Mus’ab el Medinî’ye “Rasûlullah (s.a.v.)’in dokuz ve yedi rek’at vitr kýlardý…” hadisinin ne demek olduðunu sordum, þöyle dedi: “Ýki iki kýlar selam verir tek bir rek’atta tüm kýldýðýný teklemiþ olurdu.”

Bölüm: 338

Ø vitr namazý üç rek’at olarakta kýlýnabilir

460- Ali (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.), vitiri üç rek’at olarak kýlar bu rek’atlarda dokuz kýsa sûre okur, her rek’atta üç sûre okurdu ki son okuduðu sûre “Ýhlas” sûresi olurdu.” (Müsned: 640)

ž Tirmîzî: Bu konuda Imrân b. Husayn, Âiþe, Ýbn Abbâs, Ebû Eyyûb’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Abdurrahman b. Ebza yoluyla Übey b. Ka’b’den hadis rivâyet edilmiþtir. Ayný þekilde Abdurrahman b. Ebza’nýn kendisinden de hadis rivâyet edilmiþtir. Bazý hadisçiler Abdurrahman’ýn kendisinden rivâyet etmekte Übey b. Ka’b’ý zikretmemektedirler. Kimisi de Abdurrahman b. Ebza ve Übey b. Ka’b diyerek rivâyet etmektedirler.

Tirmîzî: Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabýndan ve sonraki dönemlerden bir kýsým ilim adamlarý vitr namazýnýn üç rek’at kýlýnmasý görüþündedirler.

Sûfyân es Sevrî diyor ki: Dilersen beþ, dilersen üç, istersen bir rek’at kýlabilirsin, ben üç rek’at kýlmayý seviyorum. Ýbn’ül Mübarek ve Küfelilerin görüþleri de böyledir.

Saîd b. Yakup et Talekanî, Hammad b. Zeyd’den, Hiþâm’dan, Muhammed b. Sirin’den naklederek demiþlerdir ki: Yani sahabe ve tabiin ileri gelenleri beþ, üç ve tek rek’at olarak kýlarlar, hepsini de iyi görürlerdi.

Bölüm: 339

Ø vitr namazý tek rek’at olarak ta kýlýnabilir

461- Enes b. Sirin (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Ýbn Ömer’e þöyle sormuþtum sabah namazýnýn iki rek’at sünnetin de uzun okuyayým mý? Bunun üzerine dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v.) gece namazýný ikiþer rek’at olarak kýlar, tek bir rek’atta kýldýðý namazý teklemiþ (vitr yapmýþ) olurdu. Sabah ezaný okunur okunmaz hemencecik, hafifce iki rek’at sabah namazýnýn sünnetini kýlardý.” (Ýbn Mâce,Ýkame: 123; Ebû Dâvûd, Vitr: 3)

ž Bu konuda Âiþe, Câbir, Fadl b. Abbâs, Ebû Eyyûb ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Ömer hadisi hasen sahihtir.

Sahabe ve tabiin alimlerinden bir kýsmý bu görüþte olup, kiþinin ikiþer rek’atlar ile üçüncü tek rek’atýn arasýný bir selamla ayýrmasý görüþündedirler. Mâlik, Þâfii, Ahmed ve Ýshâk‘ta bunlardandýr.

Bölüm: 340

Ø vitr namazýnda okunan sûreler

462- Ýbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) vitirde “A’la, Kafirûn ve Ýhlas” sûrelerini, her birini bir rek’atta okurdu.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 4; Ýbn Mâce, Ýkame: 115)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ali, Âiþe, Abdurrahman b. Ebza ve Übey b. Ka’b’dan da hadis rivâyet edilmiþtir. Ayrýca; Abdurrahman b. Ebza’dan da yine rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Yine Rasûlullah (s.a.v.)’in vitirin üçüncü rek’atýnda; Nas, Felak ve Ýhlas sûrelerini okuduðu da rivâyet edilmiþtir.

Sahabe ve tabiin dönemi ilim adamlarýnýn çoðunluðu üç rek’atýn her birinde; A’la, Kafirun ve Ýhlas sûrelerini okumayý tercih etmiþlerdir.

463- Abdulaziz b. Cüreyc’den aktardýðýna göre, þöyle demiþtir: “Âiþe (r.anha)’dan, Rasûlullah (s.a.v.) vitr namazýnda ne okurdu diye sordum. Dedi ki: “Birinci rek’atta A’la sûresi, ikinci rek’atta Kafirûn süresi, üçüncü rek’atta Ýhlas ve Muavvizeteyn yani Felak ve Nas sûrelerini okurdu.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 4; Ýbn Mâce, Ýkame: 117)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Tirmîzî: Abdulaziz, A’ta’nýn arkadaþý olan Ýbn Cüreyc’in babasýdýr. Ýbn Cüreyc’in ismi ise; Abdulmelik b. Abdulaziz b. Cüreyc’tir.

Yahya b. Saîd el Ensarî bu hadisi Amre ve Âiþe’den rivâyet etmiþtir.

Bölüm: 341

Ø vitr namazýnda kunut duasý

464- Hasan b. Ali (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir ki: “Rasûlullah (s.a.v.) vitirde okuyacaðým duayý bana öðretti, “Allah’ým sýhhat ve afiyetle kýldýklarýnda beraber beni de afiyette kýl, iþlerini güzelce ayarladýðýn kimseler gibi benimde vekilim ol, hidayete erdirdiklerinle beni de hidayette kýl. Kaderin þerrinden beni koru, bana verdiðin nimetleri bereketlendir. Sen herkese hükmedersin sana hükmedilemez velisi olduðun kimse asla zelil olmaz, eksiklikler sana yakýþmaz. Ey Rabbimiz! Yücesin ve kutlusun.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 5; Ýbn Mâce, Ýkame: 117)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ali (r.a.)’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Bu hadis hasen olup; bu þekliyle Rabia b. Þeyban denilen Ebûl Havra es Sadî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Vitirde kunut hakkýnda rivâyet edilen bundan daha iyi bir hadis bilmiyoruz. Ýlim adamlarý vitirde kunut hakkýnda deðiþik görüþler ortaya koymuþlar olup; Abdullah b. Mes’ûd, bütün sene vitirde kunutun rükû’ dan önce yapýlmasýný öngörürdü. Bir kýsým ilim adamlarý da bu görüþte olup Sûfyân es Sevrî, Ýbn’ül Mübarek, Ýshâk ve Küfeliler bunlardandýr. Ali b. ebî Talip’den, Ramazan’ýn ikinci yarýsýnda rükû’ dan sonra kunut yaptýðý da rivâyet edilmiþtir. Þâfii ve Ahmed gibi bazý ilim adamlarý da bunlardandýr.

Bölüm: 342

Ø uyku ve unutkanlýk sebebiyle Vitr namazýný geçiren ne Yapmalý?

465- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim vitr namazýný uykuda veya unutarak geçirirse hatýrladýðý ve uyandýðý zaman hemen kýlsýn.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 122)

ž Tirmîzî: Bu hadis bir önceki hadisten daha sahihtir.

Tirmîzî: Süleyman b. Eþ’as da denilen Ebû Dâvûd es Siczî’den iþittiðime göre, þöyle diyordu: Ahmed b. Hanbel’e, Abdurrahman b. Zeyd b. Eslem’i sordum, kardeþi Abdullah’ýn zararsýz olduðunu söyledi.

Tirmîzî: Buhârî’den iþittiðime göre, Ali b. Abdullah, Abdurrahman b. Zeyd b. Eslem, zayýftýr. Abdullah b. Zeyd b. Eslem ise güvenilir bir kimsedir. Küfelilerden bazýlarý bu hadisle amel etmiþler olup, kiþi güneþ doðduktan sonra bile olsa hatýrladýðý zaman vitiri kýlar, demektedirler. Sûfyân es Sevrî, gibi.

466- Zeyd b. Eslem (r.a.)’ýn babasýndan rivâyet edildiðine göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim vitr namazýný uykudan dolayý geçirmiþse sabahladýðýnda hemen kýlsýn.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 122)

Bölüm: 343

Ø vitr namazýný geceleyin, sabah olmadan kýlýnmasý

467- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sabah olmadan önce, vitr namazýný kýlmakta acele edin.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 7)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

468- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sabah girmeden önce vitr namazýný kýlýn.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 7)

469- Ýbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Sabah namazý vakti girince gece namazý ve vitr namazý kýlýnmaz öyleyse sabah namazý vakti girmeden vitr namazýný kýlýn.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 9)

ž Tirmîzî: Hadis bu sözlerle sadece Süleyman b. Musa, tarafýndan rivâyet edilmiþtir.

Rasûlullah (s.a.v.)’in þöyle buyurduðu da rivâyet edilmektedir: “Sabah namazýndan sonra vitr kýlýnmaz.” Pek çok ilim adamý bu görüþtedirler. Þâfii, Ahmed ve Ýshâk; sabah namazýndan sonra vitr kýlýnmaz, görüþündedirler.

Bölüm: 344

Ø bir gecede iki vitr namazý kýlýnmaz

470- Talk b. Ali (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir; Rasûlullah (s.a.v.)’den iþittim buyurdular ki: “Bir gecede iki kere, vitr namazý kýlýnmaz yani vitiri kýldýktan sonra gece namazý kýlarsa tekrar vitr kýlmasýna gerek yoktur.” (Ebû Dâvûd, Vitr: 9)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Ýlim adamalarý, gecenin öncesinde vitiri kýlýp sonra gece namazý için kalkan kimsenin durumunda deðiþik görüþler ortaya koydular.

Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabý ve daha sonrakilerden bir kýsmý: Bu durumdaki kimsenin vitr namazý bozulmuþ olur gecenin öncesinde kýldýðý vitr namazýna bir rek’at ilave eder, sonra dilediði kadar gece namazý kýlar daha sonra gece namazýnýn sonunda vitr namazýný kýlar, böyle yapmakla bir gecede iki vitr kýlýnmaz hadisine de uyulmuþ olur.

Ýshâk bunlardandýr. Rasûlullah (s.a.v.)’in ashabý ve diðer bazý ilim adamlarý ise gecenin öncesinde vitr namazý kýlan kimse, uyur sonra gece namazý için kalkar ve dilediði kadar namaz kýlar, önceki kýldýðý vitr namazýný kýldýðý þekilde býrakýr. Sûfyân es Sevrî, Mâlik b. Enes, Ýbn’ül Mübarek, Þâfii, Küfeliler ve Ahmed, bunlardandýr. Bu görüþ daha sahihtir, çünkü Rasûlullah (s.a.v.)’in vitr namazýndan sonra namaz kýldýðý deðiþik rivâyetlerle bize ulaþmýþtýr.

471- Ümmü Seleme (r.a.)’den rivâyete göre: “Rasûlullah (s.a.v.) vitr namazýndan sonra iki rek’at namaz kýlardý.” (Dârimî, Salat: 215)

ž Tirmîzî: Bu hadis benzeri þekillerde Ebû Ümâme, Âiþe ve baþkalarý tarafýndan da rivâyet edilmiþtir.

Bölüm: 345

Ø binit üzerinde vitr namazý kýlýnabilir

472- Saîd b. Yesâr (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Bir yolculukta Ýbn Ömer’le beraberdim, biraz geri kalmýþtým. Nerede idin? Diye sordu, vitr namazýný kýldým dedim. Dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v.) senin için en güzel örnek deðil mi? Ben Rasûlullah (s.a.v.)’i biniti üzerinde vitr namazý kýlarken gördüm.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 127)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ýbn Ömer hadisi hasen sahihtir.

Peygamber (s.a.v.)’in ashabýndan ve daha sonraki dönemlerden bir kýsým ilim adamlarý binit üzerinde vitr kýlýnabileceði görüþündedirler. Þâfii, Ahmed ve Ýshâk bunlardandýr.

Bir kýsým ilim adamlarý ise: “Binit üzerinde vitr namazý kýlýnmaz, binitten iner ve yerde kýlar” demektedirler. Küfeli bazý alimler böyle düþünürler.

Bölüm: 346

Ø kuþluk namazý

473- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim on iki rek’at kuþluk namazý kýlarsa Allah o kimseye Cennet’te altýndan bir köþk yapar.” (Müslim, Müsafirîn: 13; Ebû Dâvûd, Tatavvu: 12)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ümmü Hanî, Ebû Hüreyre, Nuaym b. Hemmar, Ebû Zerr, Âiþe, Ebû Ümâme, Utbe b. Abdis Sülemî, Ýbn ebî Evfâ, Ebû Saîd, Zeyd b. Erkâm ve Ýbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Enes hadisi garibtir, sadece bu þekliyle bilmekteyiz.

474- Abdurrahman b. ebî Leylâ (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.)’in, Kuþluk namazý kýldýðýný bana Ümmü Hanî anlattý. Mekke fethi günü Rasûlullah (s.a.v.)’in kendi evine girdiðini guslederek sekiz rek’at kýldýðýný aktardý ve dedi ki: “Rasûlullah (s.a.v.)’in bu sekiz rek’attan daha hafif namaz kýldýðýný hiç görmedim rükû’ ve secdelerini tam yapmýþtý.” (Müslim, Müsafirîn: 13)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.

Ahmed: Bu konuda en sahih hadis Ümmü Hanî’nin hadisidir. Hadisçiler Nuaym’ýn kim olduðu hakkýnda ihtilaf ettiler; bir kýsmý Nuaym b. HAmmâr’dýr derken bir kýsmý da Ýbn Hemmar, Ýbn Hebbar ve Ýbn Hemam demiþlerdir. Doðrusu Ýbn Hemmar’dýr.

Buhârî’nin hocasý Ebû Nuaym bu kimse hakkýnda þüphe ederek “Ýbn Himaz” demekte ve yanýlmaktadýr. Sonra bu kanaatinden vazgeçerek “Nuaym Rasûlullah (s.a.v.)’den …) demektedir.

Tirmîzî: Abd b. Humeyd bunu bana Buhârî’nin hocasý Ebû Nuaym’den haber vermiþtir.

475- Ebû’d Derdâ ve Ebû Zerr (r.anhüma)’dan rivâyet edildiðine göre; Rasûlullah (s.a.v.), Allah’ýn þöyle buyurduðunu haber verdi: “Ey Ademoðlu, gündüzün baþlangýcýnda dört rekat namaz kýl ki, gündüzün sonuna kadar senin her türlü ihtiyaçlarýný karþýlayým.” (Ebû Dâvûd, Tatavvu: 12)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

476- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kim çift çift kýlýnan Duha namazýna devam ederse, denizin köpüðü kadar bile olsa günahlarý affedilir.” (Ebû Dâvûd, Tatavvu: 12)

ž Tirmîzî: Vekî’, Nadr b. Þümeyl ve pek çok hadisçiler bu hadisi Nehhas b. Kahm’den rivâyet etmiþlerdir. Bu hadisi sadece onun rivâyetinden bilmekteyiz.

477- Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Rasûlullah (s.a.v.) Kuþluk namazýný devamlý kýlardý ki, asla býrakmayacak derdik ve yine Kuþluk namazýný günlerce býrakýrdý ki artýk onu hiç kýlmayacak derdik.” (Müslim, Müsafirîn: 13)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Bölüm: 347

Ø öðleden önce zeval vakti kýlýnan sünnet namaz

478- Abdullah b. Sâib (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir; Rasûlullah (s.a.v.), güneþ batýya kayýnca öðleden önce dört rek’at namaz kýlar ve þöyle buyururdu: “O vakit gök kapýlarýnýn açýldýðý bir saattir. Ben de amelimin o saatte Allah’a yükselmesini severim.” (Müsned: 14849)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ali ve Ebû Eyyûb’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Abdullah b. Sâib hadisi hasen garibtir.

Peygamber (s.a.v.)’den þöyle de rivâyet edilmiþtir: “O güneþ batýya kayýnca dört rek’at namaz kýlar ve sonuncu rek’atta selam verirdi.”

Bölüm: 348

Ø hacet (ihtiyaç-Ýstek) ve dilek namazý

479- Abdullah b. ebî Evfâ (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kimin Allah’tan ve insanlardan bir istek ve ihtiyacý varsa güzelce abdest alsýn, iki rek’at namaz kýlsýn sonra Allah’a hamdü sena ve Peygamber (s.a.v.)’e salavat getirdikten sonra þöyle desin; cezalarý vermekte acele etmeyen ikram sahibi olan Allah’tan baþka ilah yoktur. Büyük arþýn sahibi olan Allah’ý her türlü noksanlýklardan uzak bilir her türlü kemal sýfatlarýyla beraber olduðunu kabul ederim. Tüm eksiksiz övgüler alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Allah’ým rahmetine sebep olan her þeyi ve baðýþlamaný gerektirecek sebepleri ve her türlü günahtan uzak olmayý senden isterim. Allah’ým her günahýmý baðýþlamaný ve her üzüntümü gidermeni senin rýzana uygun her ihtiyacýmý karþýlamaný senden isterim, Ey merhametlilerin en merhametlisi.” (Ýbn Mâce, Ýkame: 189)

ž Tirmîzî: Bu hadis garib olup senedinde söz edilmiþtir.

Faid b. Abdurrahman’ýn hadis konusunda zayýf olduðu söylenmiþtir. Faid Ebûl Verka’dýr.

Bölüm: 349

Ø istihare namazý ve duasý

480- Câbir b. Abdillah (r.a.)’den rivâyete göre: Rasûlullah (s.a.v.) her iþimizde bize Kur’ân’dan sûre öðretir gibi istihareyi öðretirdi ve þöyle derdi; “Sizden biriniz bir iþi yapmak istediðinde farz namazdan baþka iki rek’at namaz kýlsýn ve þöyle desin “Ey Allah’ým hakkýmda hayýrlýsýný bildiðin için ben de senden hakkýmda hayýrlýsý ne ise onu bildirmeni isterim. Senin güç ve kuvvetinle beni güçlendirmeni isterim ve her þeyi senin büyük lûtfundan isterim. Çünkü senin her þeye gücün yeter benim ise hiçbir þeye gücüm yetmez, sen her þeyi bilirsin ben ise bilemem akýl ve düþünmeyle bilinmeyecek her þeyi bilen sadece sensin. Ey Allah’ým þu yapacaðým iþin benim için dinim, yaþayýþým ve iþimin sonu hakkýnda hayýrlý olduðunu biliyorsan -ki mutlaka bilmektesin- onu yapmayý bana kolay getir. Eðer bu iþ benim için dinim, yaþantým ve iþimin sonucu hakkýnda kötü olduðunu biliyorsan -ki mutlaka bilmektesin- onu benden uzaklaþtýr (veya bu günüm ve geleceðim þeklinde dedi) beni de ondan uzak eyle hayýr nerede ise onu benim için takdir et ve ona razý et, beni diyerek, iþi ne ise onu söyler.” (Nesâî, Nikah: 27; Ebû Dâvûd, Vitr: 31)

ž Tirmîzî: Bu konuda Abdullah b. Mes’ûd ve Ebû Eyyûb’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Câbir hadisi hasen sahih garibtir ve sadece Abdurrahman b. ebil Mevalî yoluyla bilmekteyiz.

Bu kimse Medîneli bir ihtiyar olup güvenilir bir kimsedir. Sûfyân ondan hadis rivâyet etmiþtir. Pek çok hadis imâmý da yine ondan hadis rivâyet etmiþlerdir.

Ýsmi: Abdurrahman b. Zeyd b. ebil Mevalî’dir.

Bölüm: 350

Ø tesbih namazý

(Bu hadis ile 482 numaralý hadis yer deðiþtirmiþ gibi gözüküyor, 482 numaralý hadis önce okunsa daha iyi anlaþýlýr.)

481- Enes b. Mâlik (r.a.)’den rivâyete göre, annesi Ümmü Süleym, Peygamber (s.a.v.)’e giderek: “Namazýmda okuyacaðým þeyleri bana öðret” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: “On kere Allahüekber, on kere Sübhanallah, on kere Elhamdülillah de sonra dileðin ne ise onu iste. Bu isteklerine Allah evet evet diye buyurur.” (Ebû Dâvûd, Tatavvu: 14)

ž Tirmîzî: Bu konuda Ýbn Abbâs, Abdullah b. Amr, Fadl b. Abbâs ve Ebû Rafî’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Enes hadisi hasen garibtir. Peygamber (s.a.v.)’den tesbih namazýyla alakalý pek çok hadis rivâyet edilmiþ çoðunluðu sahih deðildir.

Ýbn’ül Mübarek ve pek çok ilim adamý tesbih namazýyla alakalý rivâyetleri ortaya koyarak bu namazýn deðer ve kýymetini dile getirmektedirler.

Ahmed b. Abde ed Dabbî’nin, Ebû Vehb’den bize aktardýðýna göre Abdullah b. Mübarek’e tesbih namazý hakkýnda sordum dedi ki: “tekbîr aldýktan sonra “Subhaneke” duasýný okursun sonra on beþ kere “Sübhanallahi velhamdülillahi vela ilahe illallahû vallahü ekber” der, euzu besmele çeker Fatiha süresiyle birlikte bir süre okur ve sonra on kere “Subhanallahi velhamdülillahi vela ilahe illallahû vallahü ekber” dersin sonra rükû’ a gider ayný þekilde on kere söylersin rükû’dan kalkýnca tekrar on kere söylersin. Secdeye varýnca on sefer söyler secdeden kalkýnca yine on sefer söyler sonra ikinci secdeye giderek tekrar on sefer söyle, bu þekilde dört rek’atý tamamlarsýn. Ýþte böylece her rek’atta yetmiþ beþ tesbih okursun, her rek’ata on beþ tesbihle baþlar, fatiha ve sûre okuduktan sonra on tesbih getirerek namaz devam eder. Bu namazýn gece kýlýnmasý ve iki rek’atta bir selam verilmesi bana göre daha iyidir. Gündüz kýlarsa dilerse iki rek’at dilerse dört rek’atta bir selam verebilir.

Ebû Vehb diyor ki: Abdulaziz b. ebû Rizme, Abdullah b. Mübarek’den naklederek þu ilaveyi yaptý: “Rükû’ da üç sefer Sübhane Rabbiyel azým, secdede üç sefer Sübhane Rabbiyel A’la der ve söylenen tesbihatlara devam eder.”

Ahmed b. Abde, Vehb b. Zem’a yoluyla Abdulaziz’den ki; O, Ebû Rizme’nin oðludur, naklederek þöyle dedi: Abdullah b. Mübarek’e sordum tesbih namazýnda bir kimse yanýlýrsa sehv secdelerinde onar kere mi tesbih getirmesi gerekir? Hayýr dedi. Onlarýn sayýsý üç yüz tesbihtir.

482- Ebû Rafi’ (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Rasûlullah (s.a.v.), amcasý Abbâs’a: “Ey Amca sana akrabalýk baðý dolayýsýyla bir iyilikte bulunayým mý? Bir iyilik yaparak seni faydalandýrayým mý?” Abbâs: “Evet, ey Allah’ýn elçisi” dedi. Bunun üzerine buyurdular ki: “Ey amca dört rek’atlýk bir namaz kýl her rek’atta Fatiha ile beraber bir sûre okursun sonra on beþ kere: “Allahüekber velhamdülillahi ve subhanallahi vela ilahe illallah” de sonra rükû’da on sefer söyle, secdede on sefer söyle, sonra baþýný secdeden kaldýr on sefer söyle, ikinci secdeye vardýðýnda yine on sefer söyle ikinci secdeden kalkýnca ayaða kalkmadan yine on sefer söyle böylece bu tesbihlerin sayýsý her rek’atta yetmiþ beþ eder, dört rek’atta üç yüz tesbih eder. Artýk senin günahlarýn çöllerin kumlarý sayýsý kadar olsa bile Allah onlarý baðýþlar. Abbâs: Ey Allah’ýn Rasûlü! Dedi. Bu þekilde her gün kim yapabilir? Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.), buyurdular ki: Her gün yapmaya gücün yetmezse cumadan cumaya yani haftada bir yap, haftada bir yapmaya da gücün yetmezse, ayda bir de olsa bu namazý kýl onu da yapmaya güç yetiremez isen senede bir sefer de olsa bu namazý kýl.” (Ýbn Abbâs rivâyetinde þu fazlalýk vardýr: Bunu da yapamazsan ömründe bir defa kýl.) (Ýbn Mâce, Ýkame, 190)

ž Tirmîzî: Bu hadis Ebû Rafi’, rivâyetinden dolayý garibtir.

Bölüm: 351

Ø Peygamber (s.a.v.)’e salavat getirmenin þekli

483- Ka’b b. Ucre (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: Ey Allah’ýn Rasûlü! Sana selamýn nasýl olduðunu öðrendik, þimdi nasýl salavat getireceðimizi öðrenebilir miyiz? Buyurdular ki; þöyle deyin: “Allahummesalli ala Muhammedin ve ala ali Muhammed, kema salleyte ala Ýbrahime inneke hamidün mecid ve barik ala Muhammedin ve ala ali Muhammed kema barekte ala Ýbrahim inneke hamidün mecid.” “Ey Allah’ým Muhammed (s.a.v.)’e, onun soyuna sopuna ve inanan yakýnlarýna Ýbrahim ve O’nun soy sopuna hoþ muamele ettiðin gibi muamele et, gerçekten sen övülmeye layýk þan ve þerefi yüce olansýn. Muhammed (s.a.v.)’e onun soy sop ve inanan yakýnlarýna Ýbrahim (a.s)’ýn soy sopu ve inanan yakýnlarýný mübarek kýlýp bereketli hayatlar nasib ettiðin gibi mübarek kýl. Gerçekten sen övülmeye layýk þaný þerefi yüce olansýn.” (Nesâî, Sehv: 46)

ž Mahmûd, Ebû Üsâme’den naklen þöyle demiþtir: Zaide, A’meþ’den, Hakem’den, Abdurrahman b. ebî Leylâ’dan þu ilaveyi yapmýþtýr: “Bizde diyoruz ki “ve aleyna meahüm” (onlarla birlikte bizim üzerimize de…)

Tirmîzî: Bu konuda Ali, Ebû Humeyd, Ebû Mes’ûd, Talha, Ebû Saîd, Büreyde, Zeyd b. Hârice ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ka’b b. Ucre hadisi hasen sahihtir. Abdurrahman b. ebî Leylâ’nýn künyesi Ebû Ýsa’dýr. Ebû Leylâ’nýn ismi ise Yesâr’dýr.

Bölüm: 352

Ø Peygamber (s.a.v.)’e salavat getirmenin deðer ve kýymeti

484- Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurmuþtur: “Kýyamet günü insanlarýn bana en yakýn olacak olaný, bana en çok salavat getirenidir.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Peygamber (s.a.v.)’den þöyle de rivâyet edilmiþtir: “Bana kim bir salavat getirirse Allah ona on kere rahmet eder.”

Tirmîzî: Bu konuda Abdurrahman b. Avf, Âmir b. Rabia, Ammâr, Ebû Talha, Enes ve Ubey b. Ka’b’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. Sûfyân es Sevrî ve pek çok ilim adamlarýndan rivâyete göre, þöyle demiþlerdir: Allah'ýn salat etmesi onun rahmetidir, meleklerin salatý ise baðýþlanma isteðinde bulunmaktýr.

485- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre Rasûlullah (s.a.v.) þöyle buyurdu: “Kim bana bir salavat getirirse, Allah’ta o kimseye on salavat getirmiþ sevâbý yazar.” (Nesâî, Sehv: 47)

ž Tirmîzî: Bu konuda Abdurrahman b. Avf, Âmir b. Rabia, Ammâr, Ebû Talha, Enes ve Übey b. Ka’b’tan da hadis rivâyet edilmiþtir.

Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. Sûfyân es Sevrî ve pek çok ilim adamýndan rivâyet edildiðine göre; Allah’ýn salat etmesi onun rahmet etmesi, meleklerin salat etmesi ise insanlara istiðfar (baðýþlanmalarýný istemek), demektir.

486- Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyete göre, þöyle demiþtir: “Dua gök ile yer arasýnda durur, Peygamber (s.a.v.)’e salavat getirinceye kadar o duadan hiçbir þey Allah katýna yükselmez.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

487- Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyet edildiðine göre, þöyle demiþtir: “Bizim pazarýmýzda, dinde fakîh olanlar yani alýþveriþin dini hükümlerini bilenler satýþ yapsýn.” (Tirmîzî rivâyet etmiþtir.)

ž Tirmîzî: Bu hadis hasen garibtir.

Abbâs’ýn adý; Ýbn Abdulazim’dir.

Tirmîzî: Alâ b. Abdurrahman, Ebûl Hureka’nýn azatlýsý Yakub’un oðludur. Alâ tabiindendir. Enes ve baþka sahabîlerden de hadis iþitmiþtir. Alâ’nýn babasý Abdurrahman b. Yakub’ta ayný þekilde tabiindendir. Ebû Hüreyre, Ebû Saîd el Hudrî ve Ýbn Ömer’den hadis iþitmiþtir.

Alâ’nýn dedesi Yakub ise tabiinin büyüklerindendir. Ömer b. Hattâb’a yetiþmiþ ve ondan hadis rivâyet etmiþ kimselerdendir.